Amerika ile Suudi rejimi arasındaki ilişkiler kolay anlaşılamaz
10.10.2018, Çarşamba
Kayıp gazeteci Cemal Kaşıkçı'nın akıbeti bilmece niteliğini korurken, ben bu bilmecenin iki yakasındaki Suudi Arabistan ile ABD'nin ne tür karmaşık ve karanlık ilişkiler içinde olduklarını bir türlü anlayamamanın çaresizliği içindeyim.
Bir başka Kaşıkçı
1990 yılının başındaNew York'taydım. Rahmetli arkadaşım Selim Egeli ile birlikte bir öğle vakti, kentin bilinen lokantalarından birine girdik. Kapının hemen yanındaki masada Adnan Kaşıkçı tek başına oturmuş yemek yemekteydi. Selim Egeli Turgut Özal'ın danışmanı olduğu için Kaşıkçı ile bir toplantıda karşılaşmış ve tanışmışlar.
Elektronik mahpus
Adnan Kaşıkçı ile sohbete başladık. Selim Egeli bu ünlü milyarder petrol ve silah tüccarına beni de tanıştırdı. Ben hemen sordum... "Siz şu anda tutukludeğil misiniz" dedim. Kaşıkçı pantolonunun paçasını sıyırdı. Ayak bileğine kayışlanmış bir elektronik cihazı gösterdi ve "Tutukluyum ama cezaevindedeğilim. Manhattan'ın dışınaçıkmam yasak, beni bu aletle gözlüyorlar" dedi.
İstanbul'a gelirdi
Kaşıkçı hakkında Filipin'in devrik başkanıMarcos'la yolsuzluk yaptığı iddiasınadayalı tutuklama kararı, daha sonra kaldırılmışve Kaşıkçı Londra-İstanbul arasındakiyaşamını sürdürmüştü. Sahip olduğu vedaha sonra Donald Trump'ın satın alacağı"Nabila" yatı Emirgân önünde demirlerdi.
Üniversite kampusunda
Daha sonra Adnan Kaşıkçı'ya kızımEla Washington'daki "AmericanUniversity"sinde okurken yine rastladım. Üniversite kampusunun orta yerindeki görkemli bir binanın üzerinde Adnan Kaşıkçı'nın adı vardı. Bu silah tüccarı kim bilir ne türlü bir bağış yapmıştı ki, önemli bir üniversitenin içinde onun adını taşıyan bir yapı vardı? Adnan Kaşıkçı da Stanford mezunuymuş.
Yeğeni de Amerika'da
"Washington Post"ta Suudi rejiminieleştiren yazılar yazan ve İstanbul'dakiSuudi Arabistan konsolosluğuna girdiktensonra ne olduğu bilinemeyen CemalKaşıkçı, meğer 2017'de ölen AdnanKaşıkçı'nın yeğeniymiş... Hani Trump'ın"Biz desteklemesek iki hafta daha otahtta oturamazsınız" dediği ve zorlasilah sattığı Suudi hanedanı var ya... BuCemal Kaşıkçı meğer Washington'daonları eleştiriyormuş.
Esrar içinde esrar
Esrar içinde esrar bulunan bir bilmecebu. Cemal Kaşıkçı iki hafta öncedenkonsolosluktan randevu alıyor ve binayagirerken, sanki önceden ne olacağını biliyormuşgibi, nişanlısı olan Türk hanıma"Ben bu binadan çıkmazsam durumuYasin Aktay'a bildir" diyor. Buarada devam eden evliliğinden olan oğluda "Babama Suudiler kötü şey yapmazlar"içerikli açıklama yapıyor. Olayı izlemeye devam edelim...
Yasal Uyarı: Yayınlanan köşe yazısı/haberin tüm hakları Turkuvaz Medya Grubu’na aittir. Kaynak gösterilse veya habere aktif link verilse dahi köşe yazısı/haberin tamamı ya da bir bölümü kesinlikle kullanılamaz. Ayrıntılar için lütfen tıklayın.