Öncelikle Fenerbahçe tribünlerinde vefat eden taraftarın Allah mekanını cennet eylesin, ailesine sabırlar versin.... Maça gelirsek; Valbuena'nın penaltısına kadar sahanın, oyunun hakimi Galatasaray'dı... Başta Belhanda olmak üzeretüm Galatasaraylı futbolcular, oyunabaskılı ve coşkulu başladı. Galatasaray, Fenerbahçe'yi hataya zorlarken, Fenerbahçe'nin hedefi Galatasaray'ın hatalarından faydalanmaktı. Galatasaraylı oyuncular, ayağa mükemmel pas yaparken, Fenerbahçe orta sahayı geçmeyip, rakibi karşıladı ve kontrataktan golü kovaladı. Skor 2-0'dan 2-2'ye gelmişse bununbaş sorumlusu Galatasaray taraftarıdır. Linnes'in golünden sonra Galatasaraylı oyuncuların yaptığı pas alışverişine tribünler uluslararası bir kelime olan 'Oley!' diyerek tempo tuttu. Eğer rakibin duyguları ile alay ederseniz bedelini de ödersiniz. Oley çekilmesi Galatasaraylı oyuncuların dikkat kaybı yaşamasına neden olurken, Fenerbahçeli futbolcular da ciddi bir direnç kazanıp, inanılmaz mücadele etmeye başladı. Fenerbahçe'nin etkili geldiği dakikalarda Galatasaray'da Rodriguesve Sinan Gümüş oyundan düşmüştü. Terim skorun 2-2'ye geleceğini hesap etmemiş ki hamle yapmayı bile düşünemedi. Muslera gibi deneyimli bir kalecinin İsla'ya kontrolsüz girmesi büyük hataydı. Cocu'nun sildiği Valbuena, Fenerbahçe'ye liderlik yaptı, mükemmel bir penaltının dışında Jailson'a da golü attırdı. İkinci golöncesi top Valbuena'ya çarpıp tacaçıkmıştı. Pozisyon açıktı ama yine Aleks Taşçıoğlu görmedi ve gole adeta davetiye çıkardı. Ve olaylar.... Tek kelimeylederbiye gölge düşürdü. Özellikle Hasan Şaş'ın kavgalara karışması yakışmadı. Şaş kavgaya değil olayları ayırmaya gitmeliydi. Olayların başlangıcında hakem Fırat Aydınus'un büyük payı vardı. Soldadove Belhanda'ya kart göstermemesiyangının kıvılcımı oldu.
Yasal Uyarı: Yayınlanan köşe yazısı/haberin tüm hakları Turkuvaz Medya Grubu’na aittir. Kaynak gösterilse veya habere aktif link verilse dahi köşe yazısı/haberin tamamı ya da bir bölümü kesinlikle kullanılamaz. Ayrıntılar için lütfen tıklayın.