Onlara güvenmiyoruz.
Onlara niçin mi güvenmiyoruz?
Bugüne kadar bütün söyledikleri ters çıktı.
"
Liradan sıfır atamazlar" dediler, atıldı.
"
Şeriat geliyor" dediler, gelmedi.
Bir gün "
Türkiye Suudi Arabistan'a benzeyecek" dediler, öbür gün "
İran'a"... Benzemedi.
Daha Suudi Arabistan'la İran arasındaki radikal farkı bile bilmiyorlardı.
Her seçimde "
bu sefer tamam" dediler,
hiç de öyle olmadı.
Şimdi de yalan yazıyorlar.
"
Tayyip'in" işi bitmiş, artık bu sefer tamammış.
Fakat ne yaldızladıkları Kılıçdaroğlu'ndan iş çıkıyor, ne ufaktan ufaktan hatırını sormayı ihmal etmedikleri Akşener'den, ne koltukladıkları İmamoğlu'na ekmek var...
Şimdi de "
eski İslamcı", bir zamanlar cumhurbaşkanı olmaması için ölümüne direndikleri Gül'ü desteklesinler de bu da onlara kapak olsun bakalım.
***
Temel Karamollaoğlu'na bile arka çıkmaktan utanmadılar.
Ne biçim Kemalist bunlar?
"
Tayyip gitsin de ne olursa olsun" ucuzculuğu ve
sorumsuzluğu, onları FETÖ'yle
"
stratejik işbirliğine" kadar
götürecek...
Şeriat istemiyorlar ama asıl o zaman şeriatın geleceğini de göremiyorlar. Ya da umurlarında değil.
Milliyetçi geçiniyorlar ama Amerikan ve İsrail sultasına dünden razılar.
Kürt devleti istemiyorlar ama Kürt devletinin asıl "
Tayyip giderse" kurulabileceğini de göremeyecek kadar gözleri körelmiş.
İstedikleri elbette bir "
Kemalist dikta"...
O günlere dönemeyeceklerini anladıkça huysuzlanıyorlar.
Yaptıkları muhalefet çok vahşi düzeyde...
Kazma bu adamların çoğu...
Bu zaman zaman "
hırboluğa" kadar da varıyor.
Bazıları samimi, bazıları da "
bu tarafta ekmek var" diye sıvanmışlar...
İçlerinde okumuş çocuklar da var, elifi görse mertek sanacak kütükler de...
Şehit haberlerine "
Kılıçdaroğlu ağladı, Erdoğan güldü" demekten utanmayacak kadar da alçaldılar.
Onlara sorarsanız millet aç, aç...
Yapılan herşeye, zayıf noktasını aramak, kusur bulmak ve çamur atmak amacıyla yaklaşıyorlar.
Çünkü niyetleri kötüdür.
"
Suriyeliler'in burada ne işleri var?" diye kıyameti
koparıyorlardı, şimdi de
"
Suriyeliler'i niçin gönderiyorsunuz?"
diye zırlıyorlar.
***
Bu adamların ne istedikleri belli değil.
Düzeltiyorum: Aslında ne istedikleri çok belli.
Emekli memurları ve memur ruhluları gıdıklayıp mal satmak.
O malın fiyatı yerine göre bir lira da olabiliyor, iki bin beş yüz lira da.
*
Üzmeyin şu adamı
"Yüreği yanık bir insanım."
Kemal Kılıçdaroğlu